
Gemileri yakmak
Çoğumuzun ömrü, varmak istediğimiz konum ile şu an bulunduğumuz yer arasındaki mesafeyi kat etmeye, olmak istediğimiz insan ile mevcut halimiz arasındaki boşluğu doldurmaya çalışarak geçiyor. Gerçek şu ki, o atılımı yapmak muzzam bir çaba ve bazı radikal kararlar almayı gerektiriyor.
Ben de istemezdim can ciğer olduğum lise, askerlik ya da otomobil camiasından arkadaşlarımı kaybetmek. Belki de gerekmiyordu, kim bilir. Ancak emin olduğum bir şey var ki, o da doğduğum coğrafyada ne bedenen ne de zihinsel olarak kalarak, gelecekte ne kendime ne de aileme bir hayrım dokunacaktı. Mutluluğu bir kenara bıraktım, verdiğim kararlar, hayallerime ulaşmayı imkansız kabul edip tümünden tamamen vazgeçmekle, 'evet zor ama denemeden ölmeyeceğim' demek arasındaydı.
Gemileri yakmak demek, vizeyle bilet alıp farklı bir ülkeye göçmekten ibaret değil. Yurtdışında yaşamasına karşın halen her gününü memleketinden haberleri takip edip, çocukluk arkadaşlarıyla mesajlaşarak geçiren milyonlar var. Belki hayat standartlarını yükselttiler ama, hemen hepsi, hemen her an, gurbet özlemiyle 'acaba buna değer miydi' diye düşünüyor.Eğer başarmak istedikleriniz dört bir yanınızı yakıp kavurmuyorsa, planlarınızı saplantı haline getirmemiş, başka bir şey düşünemez olmamışsanız, ve içinde bulunduğunuz koşullar sizi sonuna kadar gerilmiş bir sapan gibi uzaklara fırlatma raddesine getirmemişse, muhtemelen değmez.
Aksi takdirde, size bunun ne demek olduğunu izah edeyim: Gemileri yakmak, ailenizi ve yeşertmek için seneler harcadığınız tüm ilişkilerinizi, uğruna yıllarca dirsek çürüttüğünüz kariyerinizle birlikte geride bırakmak demek. Sizi geçmişe bağlayan ne var ne yoksa elden çıkarmak, sevilip sayılmayı tek celsede unutmak, hayata sıfırdan başlamak demek.
Fakat en önemlisi, gemileri yakmak, tüm 'geri çekilme' ihtimallerinizi ortadan kaldırarak kendinize ileriden başka gidecek yön bırakmamak demek.
Öğrencilerime hep şunu tembihledim:
Sonucu kontrol edemezsin, yalnızca çabayı kontrol edebilirsin.
Eğer sınava girmeden evvel elinden geldiği kadar çalışmışsan, 'keşke haftasonu oyun oynamak yerine soru çözseydim' gibi pişmanlıkların yoksa tamam, kaygılanmak için hiçbir sebebin yok. Vazifeni yerine getirdin, eğer geçemezsen kimse seni suçlayamaz.
Yani 'başaramazsanız problem değil, elinizden geleni yaptıysanız sıkıntı yok' diye bağlamamı bekliyor olabilirsiniz ancak maalesef. Gemileri yaktıktan sonra ne geri dönüş olacak, ne de etrafınızda sizi teselli edecek kimse.
Dolayısıyla, eğer okyanusu yüzerek geçmeyi denemek istemiyorsanız, varınızı yoğunuzu ortaya koysanız iyi olur çünkü artık başka çareniz kalmadı.
2 Yorum