
Sonuca giden her yol mübah... mıdır?
Para, şan, şöhret... Hedeflerine ulaşan insanların izlediği temelde iki tür yol vardır: İlki travmatik, ikincisiyse dönüşümsel. Gelin bu ikisini biraz açalım.
Travmatik patika, insanın farkında olmadan seçtiği yoldur ve başından geçen acı tercrübelerin bir sonucudur. Kişi zor bir çocukluk geçirmiş, sürekli mücadele etmiş ve maddi-manevi pek çok kayıp vermiştir. Elde olmayan sebeplerle girilen bu yolun durakları arasında ego, kendini savunma ve saldırganlık gelir. Diğer öne çıkan unsurlarsa:
- Korku
- Stres
- Acı
- İntikam
- Rekabet
Dönüşümsel patikaysa kasıtlı bir seçimdir. Kişi, hedeflerine ulaşmak için bazı özelliklerini değiştirmesi, bazı yeni alışkanlıklar edinmesi ve bazılarındansa kurtulması gerektiğini önce fark, sonra kabul eder. Gerekli eğitimi alıp, öğrendiklerini nefes aldığı her an uygulamaya kendini adar. Bu dönüşümle ilgili iki ana başlık özveri ve kabulcülüktür (bkz: receivership). Öne çıkan unsurlar:
- Sevgi
- Minnet
- Sükunet
- Şükran
- İşbirliği
Göz önünde olan çoğu başarı hikayesinin ardında ilk naratifi görecek ve muhtemelen buna özeneceksiniz. Yalnız bu noktada iki problem var.
Birincisi, başınıza gelenleri kontrol edemezsiniz, sadece vereceğiniz tepkiyi edebilirsiniz. O insanlar, türlü acılara göğüs germek durumunda kalmış ve nihayetinde acı onları güçlü ve muvaffak kılmış olabilir ama başta seçim şansıları olsaydı, hiçbiri yaşadıklarını yaşamak istemezdi.
İkincisi, gördükleriniz ve duyduklarınız sadece buzdağının görünen kısmı. Zengin ve ünlü insanların gerçekten kaçı mutlu sizce? Şunu asla unutmayın:
İnsanlar, yıkıcı duyguların verdiği kuvvet sayesinde çok yüksek mevkilere ulaşabilirler. Fakat tarih bize, bu tür insanların genellikle, servetlerini korumalarına ya da tadını çıkarmalarına mani olan birtakım karakteristik özellikler taşıdıklarını ispatlamıştır.
Hoşgeldin Pollyanna
Tüm bu analizin sonucunda ilk patikadan ne pahasına olursa olsun kaçınmak gerektiği sonucuna ulaşabiliriz, ancak bu fazla iyimser bir yaklaşım olur. Her ne kadar odak noktamız 'bilinçli kişisel dönüşüm' olsa da, tekrarlamakta fayda var; başımıza gelenleri kontrol edemeyiz.
Asıl amacımız 'acı > keder > öfke > hırs' geçişlerimizi sahiplenmek, kontrol altında tutmak ve yıkıcı değil, yapıcı zaferlerle sonuçlandırmak.
Bir başka deyişle, Kanadalı psikolog Jordan Peterson'ın, Carl Jung'un çalışmalarını baz alarak sık sık dile getirdiği gibi:
Maharet canavara dönüşmekten kaçınmakta değil, içindeki canavarı kontrol altında tutmakta.
Hayatımızı öğrenmeye, kendimizi disipline etmeye ve geliştirmeye; bunları da çevremizden izole olarak değil, çevremizle bütün olarak yapmaya adayacağız. Fakat risk almaktan, tökezlemekten de asla korkmayacağız ve acımız bize zehir değil, şifa olacak.
0 Yorum